DATÇA’NIN HAYIRLI MUHTARI: MERİÇ BORA

Meriç Bora Datça İskele Mahallesi Muhtarı
Yazan: Oktay BALA

Bir felsefecinin söylediğinden yola çıkarsak, “Bir şeyin nasıl yapıldığını bilip de yapılamadığını seyretmek zorunda kalmak” hallerini yaşıyor ama asla pes etmiyor Meriç Bora.

Meriç Bora, Datça İskele Mahallesi Muhtarı. Saratov Üniversitesi’nin, Uluslararası İlişkiler ve Siyasal Bilimler bölümlerinden mezun olmuş. Sıradan bir öğrenci olmak yerine bölümlerin hakkını vermiş. Bunu O’nunla tanışıp biraz sohbet ettikten sonra hemen anlıyorsunuz.

Muhtar olmadan önce de, Datça’nın sorunlarına hakim olduğu herkesin dilinde. Sorunlar için çözümler geliştirip bunu yetkililere ısrarla ilettiği zamanlardan bilenler, muhtarlık seçimlerinde mührü Meriç Bora’ya basmış. Muhtar olduktan sonra ise artık sorunların sözcüsü ve çözümlerin resmi takipçisi.

Halkla iç içe derler ya, hani güleriz… Meriç Bora henüz bir muhtar ancak hiç durmadan sokak sokak geziyor, kimi zaman elinde bir miktar broşür, kimi zaman da elinde megafon bile görebiliyorsunuz. Halkı bir şekilde ikna ediyor ve herhangi bir yerde toplantı organize edebiliyor.

Datça’nın Geleceği İçin El Ele… Bu söz artık O’nun sloganı oldu. Hiç usanmadan her an her yerde bu sözü tekrar ediyor.

Datça İskele Mahallesi Muhtarı Meriç Bora

Moral Dağıtıyor…

Sorunlarla yıllarca boğuşur, sonunda pes edersiniz ya, Datça sakinleri de aslında biraz pes etmiş durumda. Yağmur olur, fırtına kopar, elektrikler kesilir, yollar çöker, dükkanları evleri sel suları basar, daha niceleri… Küçük bir yarımada da olsa bu sorunlarla başa çıkmak güç haliyle ancak bir yetkilinin bütün zorluklara rağmen mücadelesinden asla vazgeçmediğini görünce moral buluyorsunuz ve pes ettiğinizi hatırlayıp ayağa kalkıyorsunuz. İşte Meriç Bora bunu başarıyor, moral veriyor. Dile kolay değil, sözde hiç değil, fırtınada sırılsıklam çalışırken görüyorsunuz onu. Şaşırıyorsunuz da, gururlanıyorsunuz da. Şaşırıyorsunuz çünkü bir muhtar sonuçta. Ne var ki, O’nun bir yerel yönetici gibi çalıştığını görünce, desteklemek istiyorsunuz, gururlanıyor, umutlanıyorsunuz. Geleceğin siyasetçileri böyle mi olacak, diye içinizden geçiriyorsunuz. Bir kova da siz alıp yanına koşuyorsunuz, seldir, yangındır artık nafile. Hani vazgeçmiştiniz, hani gına gelmişti, hani pes etmiştiniz? Meriç Bora, sayesinde vazgeçtiğinizin kısır döngü olduğunu aslında kendinizden vazgeçmediğinizi farkediyor ve gücünüzü tekrar kontrol altına alıyorsunuz.

Her gün güven tazeliyor…

Meriç Bora’nın sosyal medya sayfalarındaki paylaşımlarını incelediğinizde, gelen yorumları tek tek okuduğunuzda siz de göreceksiniz ki, insanlar ona sımsıkı sarılmaya başlamış.

Bazı yorumlar dikkatimi çekti mesela, “O gün whatsapp’tan meriç beye ulaşıp durumumuzu anlattım, 10 dakika sonra karşımızdaydı”, bir başka yorumda, “başka bir ildeyim, bu denli büyük bir çabayla sahiplenilen yerde neden yaşamayım, diye düşündüm. Datça’ya yerleşmeyi düşünüyorum”, bir başka yorumda da, çıta biraz daha yükseliyor, “Gelecekte belediye başkanı olacağına inancımız tam” vb. hatta tanışma isteklerine kadar yüzlerce yorumu tek tek okudum. Açıkcası uzun zamandır Meriç Bora’yı takipteyim.

meriç bora başarı hikayesi

Fikir arşivi yapıyor…

Ben inanmıyor ve güvenmiyorum Sosyal Medya’ya ancak benim de işim iletişim üzerine, gazeteciyim, kitlelere ulaşma çabam gereği tüm mecraları kullanmanın önemine de vakit ayırmıyor değilim. Ancak çok iyi bildiğim bir şey var o da yüz yüze ve kulaktan kulağa iletişimin gücü. Meriç Bora’nın böyle ifade etmese bile bunu yaptığını görüyorum. Sosyal Medya’yı tanıyor ancak daha büyük bir gücün farkında olması daha da beni etkiliyor… Bu güç, tekrar etmek gerekirse, “ Yüz Yüze İletişim”, “Göz Göze İletişim”, “Kulaktan Kulağa İletişim”

Eğitimlerde kampüste dolaşıp, modayı takip etmemiş…

Yönetici ve Geliştirici iletişim, Harekete Geçirici İletişim… Meriç Bora, akademik bilgi ve yöntemlerinin yanı sıra orijinal karakteri ve iç dünyasında ki naifliğiyle birlikte iletişim kuruyor. O’nu dinlerken, kampüste dolaşıp modayı takip edenlerden olmadığını farkediyorsunuz. Haliyle saygı göstermek için kendinizi rahat bırakıyorsunuz. Tabi ki bu işin şakası ancak Meriç Bora hareketlerinin bir şov ya da ileriye dönük bir yatırım amaçlı olmadığını ispat ediyor. insanların gözlerine bakarak konuşmasının önemini biliyor ve bunu en iyi şekilde yapıyor.

datça sel baskını meriç bora

Tek şansı da, “Karakterinin Gerçek” olması…

Bu sayede, insanlar ona güveniyor, sorunları anlatıyorlar, çözüm önerileri sunuyorlar. Bora, insanları organize ediyor ve hep birlikte hareket için heyecanlandırıyor. Mesela bunu tam da O’nun diliyle paylaşmam gerekirse, ”Datça’nın geleceği için hep birlikte çözüm üretelim. Sizce şeffaflığı ve katılımcılığı yükseltmek için neler yapmalıyız. Çözüm önerilerinizi bizimle paylaşın, birlikte harekete geçelim”

Muğla Valisi ve Meriç Bora

BARTER yöntemini kullanıyor….

Avam kitle buna KAZAN KAZAN, diyor. Meriç BORA’nın yaptığı hiçbir şey aslında tesadüf değil. Barter yöntemini kullanıyor. Duyguları da takas edebiliyor, maddeleri de. Tabi ki çok masumca ve dürüstçe. Mesela, “Muhtarlığa gel istediğin kitabı al, gelirken kedi köpek için mama getir” diyor…

Valiyi ziyarete gidiyor, Datça Devlet Hastanesi hakkında sorunlar sunuyor, çözümler rica edebiliyor. Ziyarette barter aracı “BEDEM” oluyor haliyle, eli boş gitmiyor.. Ancak gelen yorumlardan iki tanesini okuduğunuzda üzülüyorsunuz, birini paylaşayım; “Bunların Datça’ya bir şey yapacağını sanmıyorum ama muhtarımızı gösterdiği çabadan dolayı tebrik ediyorum.” Sanki şunu söylemek istiyor, “siyasetçiye ve kurumlara bir güvenimiz kalmadı ama hala bir şansımız var.”

Meriç Bora, bir belediye başkanının yapması gereken her türlü teması büyük bir özgüvenle yapıyor, ısrarla yapıyor, pes edenlere tekrar tekrar ışık yakıyor.

Kısacası, Bir felsefecinin söylediğinden yola çıkarsak, “bir şeyin nasıl yapıldığını bilip yapılamadığını seyretmek zorunda kalmak” hallerini yaşıyor ama asla pes etmiyor.

Ben de bu yüzden işte, Datça turizm gazetemizi yapıyorum.

Editör Köşesi

Oktay BALA

1 Yorum Var

  • Meriç Muhtarı ilk seçim çalışmasındaki renkli seçim propagandası ile tanıdım. Kendisi ;içten, samimi, ve kendine olan özgüveni ile Datçalının dikkatini çekmişti.. şimdi ise seçilip talip olduğu bu görevi severek isteyerek yaptığını görüyorum.
    Meriç Seçilmiş ile atanmışı çok iyi biliyor. Kendisinin seçilmiş olmasından dolayı seçmenlerine karşı bir sorumluluğu olduğunun bilincinde. Bu sorumluluğunu da severek ve zevkle yerine getiriyor. Meriç’in çalışmalarının diğer muhtarlarımıza da örnek olmasını diliyorum.
    Meriç’ten şikayetçiyim.
    Meriç şunları yapmıyor
    1-ZATEN MUHTARIN BİR YAPTIRIMI YOK DEMİYOR
    2-ELİMİZDE MUHTARLIĞA AİT BİR BÜTÇE YOK DEMİYOR
    3-BU İŞLER BELEDİYENİN SORUNU BİZ BİŞEY YAPAMAYIZ DEMİYOR
    4-BU İŞ KAYMAKAMLIĞIN, FİLANCA DAİRENİN, FİŞMANCA BAKANLIĞIN, SORUMLULUĞUNDA DEMİYOR
    5- BİZ BU İŞE KARIŞAMAYIZ ÖZEL SEKTÖR DEMİYOR
    6- BİR TELEFON İSTEK ALDIĞINDA ; ŞİMDİ KAHVALTI YAPIYORUM BEN O İŞLE İLGİLENECEĞİM DEMİYOR,İLGİLENİYOR
    7-BENİM ÜZERİMDE ÜNÜFORMA VAR, ŞORT VAR, ATLET VAR ,DON VAR DEMEDEN PROPLEM OLARAK BELİRTİLEN YERE GİDİP GÖZLERİYLE GÖRÜYOR.
    8-yukarıdaki 7 maddede belirttiğim gibi davrandığından ben Muhtar Meriç Bora’dan şikayetçiyim.
    Meriç diğer muhtarlarada bu çalışma aşkını şevkini aşılamandan korkuyorum. Senden şikayetçiyim.

Görüş Ekle